29 Ekim 2014 Çarşamba

Rüya.

"Neden" diye sordu adam.
"Yapamam" dedi kadın.
Adam, anlamadı, sorun kendisinde sandı.
Kızdı.
Kadın, yapamazdı, yalan söyleyemezdi, sevemezdi.
Ağladı.
Adam, sessizce onu izledi. Yüzünden okunmuyordu duyguları.
Gözleri çakmak çakmaktı.
Kadın, devam etti ağlamaya sessizce. Kelimeleri tükenmişti.
Adam, kadına yavaşça yaklaştı öptü ve dedi ki "Sen sevmesen de seni seveceğim."

Üşüyorum.

Sessizlik,
Huzur veriyor.
Üşüyorum.
Hayır.
Üşümüyorum.
Titriyorum.
Nedeni,
Üşümek değil.
Bilmiyorum.
Çok geç.
Soğuk.
Anlıyorum.
Artık,
Duyamıyorum.
Sessizlik,
Acı veriyor.
Üşüyorum.
Evet.
Çok üşüyorum.

21 Eylül 2014 Pazar

Nihayet.

Uyandı.
Deniz havası hemen kendini belli etti.
Titredi.
Ayağının altındaki kum soğuktu.
Kış geliyordu.
Aklına geldi.
Isındı.
Neden burada olduğunu hatırladı.
Sözleşmişlerdi.
Sonunda.
Kalbinin teklediğini hissetti.
Arkasını döndü.
Nihayet.
Cazibesine kapıldığı şeyi görebildi.
Sıcak nefesi ciğerlerini yaktı.
Ürperdi
Yavaşça yaklaşıyordu.
Kalp atışları hızlandı.
Nefes alıp verişleri arttı.
Bu soğuk hava da elleri terledi.
Sonunda.
Birbirlerine değecek kadar yakınlardı.
Önce ellerini tuttu.
Göz göze geldiler.
Sonra birbirlerinin dudaklarına baktılar.
Onun için hissettiği tek şey şehvetti.
Sonunda.
Dudakları dudaklarıyla buluştu.
Onu öptü.
Nefesi kesildi.
Onu son kez öpüyormuş gibi hissetti.
Önce dudakları uzaklaştı.
Sonra ayrılan dudaklardan, salınan son nefes.
Uyandı.







16 Eylül 2014 Salı

Canlı Dünya

Ölüyormuş gibi hissettiğinde,
Dur.
Ve dinle.
Dünya'yı dinle.
O asırlardır ölüyor.
Gerçek anlamıyla.
Ama  binlerce yıldır,
Durmadan.
Bizim için yaşanacak bir yer yaratıyor.
Dünya canlı.
Ve ölüyor.
Ve yapabileceğimiz hiçbir şey yok.
Onu sevmekten başka.
Dur.
Ve izle.
Sesleri duy.
Gerçek ve bastırılmış olanı duy.
O canlı.
Ve senin için dönmeye devam ediyor.
Sen ölmek istediğinde bile.
Senin yanında oluyor.
Toprakta.
Havada.
Bu gezegen canlı ve bizi canlı tutmaya çalışıyor.
Belki bundan sonra sende canlı kalmaya çalışırsın.
Ne kadar içten içe ölsen de.
Dünya gibi...

13 Eylül 2014 Cumartesi

Gecelerden Kalma

Sessizliğin de,
Boğuldum.
Kayboldum.
Ruhsuzluğun da,
Ellerim soğudu.
Ölüyorum.
Sensiz.
Nefessiz,
Yaşıyorum.
Yokluğun da,
Yok oluyorum.
Gözlerim yaş,
Uyku yok,
Sensizlik olmuyor.
Sensizlik olmuyor.
Rüyalarım sen,
Karanlık sen,
Kimse yok.
Gelen yok .
Giden yok.
His yok.
Acı yok.
Sen yoksun.
Aşk yok.
Ölüm,
Var.


12 Eylül 2014 Cuma

Beklenti

Ruhumda iz bıraktığın
Bir avuç ışık kırıntısı,
Yok oluyor karanlıkta.
Bir umut.
Bekliyorum.
Emin olmalıyım.
Hala orada mısın?
Karanlık sensiz acı veriyor.
Bu evrende,
Yalnız mısın sen de?
Peki...
Ne zaman?
Kaybolmuş ruhlar olmayı bırakıp,
Bir olmaya başlayacağız.


19 Ağustos 2014 Salı

Gözlerimi açtım. Gözlerimi kapadım.

Gözlerimi açtım.
Tavanımda ki yıldızları gördüm.
Tanıdık kahveli mum kokusu burnumu sızlattı.
Odamdaydım.

Gözlerimi açtım.
Gökyüzünde ki yıldızları gördüm.
Tanıdık deniz kokusunu içime çektim.
Kumsaldaydım.

Gözlerimi açtım.
Bedenimin yanındaki boşluğu gördüm.
Çarşafımın tatlı çiçek kokusu burnuma geldi.
Yalnızdım.

Gözlerimi açtım.
Bedenimin yanındaki bedenini gördüm.
Tanıdık kokusunu içime çektim.
Onunlaydım.

Gözlerimi açtım.
Yanağımdaki ıslaklığı fark ettim.
Ağzımdaki göz yaşı tadını aldım.
Ağlıyordum.

Gözlerimi açtım.
Bedenime sarılı bedeni fark ettim.
Ciğerlerimden çıkan son nefesi hissettim.
Beni öpüyordu.

Gözlerimi kapadım.
Uyudum.

Gözlerimi kapadım.
Bitti.


18 Temmuz 2014 Cuma

Uykularımdan Alıntılar, "Son Nefes"

Kıyıya vuran dalga sesleriyle uyandım.
Gözlerimi yavaşça aralarken, gecenin karanlığıyla karşılaştım.
Yıldızlar gökyüzünü dolduruyordu.
Etraftaki tek ışık denizdeki mehtaptı.
Yanımda biri hafifçe kıpırdandı.
Kim olduğunu daha dalgaların seslerini duymadan bile biliyordum.
Her zamanki sakinliğiyle yakınıma sokuldu.
Usulca verdiği nefesini boynumda hissettim.
Dikkatimi toplamaya çalışarak dirseklerim üzerinde doğruldum.
Ona bakacak cesareti, uzun bir süreden sonra buldum.
Endişeli bakan gözleri beni korkuttu.
Bu çok yanlıştı; benimle burada olması yani.
Son zamanlarımda benimle olması...
Onsuz geçen yıllarımın acı bir oyunu gibiydi.
Bu.. canımı daha da acıttı.
Bana en son böyle baktığında bunun bana özel olduğunu sanmıştım..
Sonradan aslında ne kadar da yanıldığımı fark etmiştim.
Bu onu son görüşüm olamazdı, değil mi?
Bilmek istiyordum.
Çünkü.. uyku da olamayacak kadar acı çekiyorum.
Aldığım son nefes ciğerlerimi yakarken,
Dudakları dudaklarımla buluştu.
Son nefesimde.. dudaklarıyla birlikte gitti..
Bitti.

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Kısa Anımsamalar - "Gerçekten Uyanmak.."

Uyandım.
Kum ve deniz kokusunu aldığımda gözlerimi açtım.
Anılarımın beni buraya getireceğini tahmin etmeliydim.
Sonuçta en huzurlu hissettiğim yer burası...
-Gene rüya görüyor olmalıyım.. Oldukça gerçekçi hissettirmesine rağmen..-

Bu düşüncelerimden sıyrılmaya çalışırken onu görüyorum.
Denizin kenarında rüzgara karşı duruyor.. Her zaman ki savaşçı duruşuyla.
Uzun saçlarını kısacık kestirmiş gene..
Ardından.. orada olduğumu fark etmiş olacak ki..
Beni çağırıyor...
-Buraya kadar hiç gelememiştim.
Yolun yarısında ağlayarak uyanırdım hep..-
Ne zaman hareket ettiğimi bilmiyorum ama..
Kendimi yüzüne bakarken buluyorum.
Bana daima huzur veren gözleri, şimdi kızgın kızgın yüzümde dolaşıyor.
Sanki sonsuza dek aklına kazımak ister gibi..
"Niye daha önce söylemedin" diyor.. O bariton, çikolata gibi sesiyle..
"Her fırsatta söyledim.. Dinlemedin." diyorum.
Zamanımın azaldığını biliyorum.. kesik kesik nefes almaya başladım.
Gözlerimin içine bakıyor o deniz mavisi gözler..
"Keşke seni daha önce gerçekten görebilseydim" diyor.
"Artık çok geç..." diyemeden sözümü dudaklarıyla bölüyor..
Son kez dudaklarıyla buluşuyor dudaklarım..
Son nefesimde dudaklarıyla birlikte gidiyor...
Bitiyor...
Uyanıyorum..

3 Temmuz 2014 Perşembe

"Bir oturuşta, dört sayfa yazı da yazabilirsin ;
 Tek bir satır cümle de...
 Önemli olan hissettirdikleridir."

2 Temmuz 2014 Çarşamba

Alıntı: Soru Kitabı "Fragebuch"

"Herkesin anlatacak iyi bir hikayesi vardır.
 Sadece, doğru soruları sormak gerekir..."
"Everyone has a good story to tell.
 Just need to ask the right questions ..."

Ölerek..

"En son ne zaman derinden ve hissederek nefes aldım..
 Hatırlamıyorum.
 Dünya dönmeye; etrafımda bir şeyler olmaya devam ediyor..
 Ama ben sadece seyirciyim.
 Korkunç bir kabus bu..
 Uyanmak istiyorum.. ama..
 Aslında yaşadığın bir şeyden nasıl ayılabilirsin ki..
 İçimden bir ses fısıldıyor..
 Ölerek..."

6 Haziran 2014 Cuma

Gerçek Olmak ya da Olamamak

Olmadığın biri gibi davranmak bazen daha kolay gelir.
Ya da olmadığın biri gibi davranabildiğin yerdir huzurlu olduğun yer.
Orada bir fahişe de olabilirsin bir ev kızı da
Zordur bazen olduğun gibi davranabilmek.
Ya kabul etmezlerse beni dersin
Ya dışlarlarsa
Bilemezsin.
Böyle anlarda rol yapmak en iyisidir.
Neredeyse tüm  hayatım boyunca olmadığım birinin rolünü oynadım.
Bunu itiraf etmem değişeceğim anlamına gelmese de dürüstlüğümün bir göstergesidir.
Ya da birilerinin beni anlamasını istediğimin en büyük kanıtı..
Bazı insanlara göre sorunları olan biriyim..
Bazılarına göre ulaşılmaz bazılarına uyumsuz bazılarına kokoş bazılarına göreyse bir fahişeden farkım yok.
Böyle düşündüklerini bilmediğimi sanıyorlar ama..
Rol yapmakta yetenekli olduğum kadar insanları anlayabilen biriyim.
Sizi anlıyorum. Aslında istesem size uygun bir arkadaş bir sevgili olabilirdim.
Ama yalan bir şeyler yaşamak o kadar zor ki..
Belki şurada yazdığım şeylerin yarısı hayal gücüm
Hiçbirini gerçekten hissedemedim.
Bir yalanı yaşıyorum çünkü gerçeğinden korkuyorum.
Çünkü ne zaman daha fazla üzülemem dediğim anda daha da fazla üzüldüm.
Benim katlanamadığım nokta da sizin yarıda bırakmanızı sağladım.
Anlıyorum muhtelemen hasta olduğumu düşünüyorsunuz.
Sorun değil, elimde delirmek için yeterli sebepler var..

31 Mayıs 2014 Cumartesi

Hiçbir şey.

"Sensiz ben neyim bilmiyorum
Sen gittikten sonra ne yapacağım bilmiyorum
Sensiz nasıl yaparım onu hiç bilmiyorum.
Sensiz hiçbir şeyim yok.
Bir hiçim."

8 Mayıs 2014 Perşembe

Seçimler.

Bir yol seçmek.
Sağa mı gideceksin ?
Sola mı?
Bir hayat seçmek.
Ne kadar büyük bir yük gibi görünse de
Seçtiğiniz şeyin sizi huzura kavuşturacağından ne kadar emin olmasanız da
Seçersiniz.
Bende seçtim.
Yeni bir  hayat.
Yeni bir sayfa.
Hayallerime ulaşmak için yeni bir yol buldum.
Ve daha avantajlıydı.
Tek yapmam gereken. Kalbimi ve beynimi bir arada çalıştırmaktı.
Ben seçtim.
Pişman değilim.


7 Mayıs 2014 Çarşamba

Kararsızlık.

Dönüm noktalarından hep kaçtım.
Yani çoğunlukla erteledim.
Bir şeyi bitirmek ya da başlatmak bunun kararını almak
Ya da alamamak..
İşte burada takıldım.
Galiba hayatımda ilk defa sonunda ne olacağını bilmediğim bir karar vermek üzereyim.
Anlayacağınız üzere ödüm kopuyor.
Bu sırada mutlu görünmek,
her an çığlık atma isteğini bastırmak ne kadar zor olsa da
Bu da bu işin bir parçası.
Belki de en zor parçası...
Geceleri uyuyamamak,
Boğuluyormuş gibi hissetmek...
Bunlar kolay alışabileceğiniz  şeyler değil
Zamana bırakabilirsiniz ama ne kadar dayanabilirsiniz ki
Ne kadar dayanabilirim ki
Daha ne kadar zaman verebilirim ki
Ya sonuçlarına katlanacağım ya katlanacağım
Sonuçta her zaman katlanılması gereken sonuçlar olacaktır.

28 Nisan 2014 Pazartesi

Ruhumdan Alıntılar.

"Dudakları dudaklarıma o kadar yakındı ki,
Tüylerimi ürperten rüzgarda bile nefesi..
İçimi ısıtmaya yetiyordu.
İşte bende bıraktığı etki tam olarak bu...
Sonra ilk dudakları uzaklaştı benden
Sonra bedeni.. sesi
Sonra ruhu.
Şimdi ben ve karanlık başbaşa kalmıştık.
Biliyordum.. Ölecektim."

27 Nisan 2014 Pazar

Rüyalarımdan Alıntılar..

"Gökyüzünün mavisi;
Gözlerinin ki kadar koyuydu.
Biliyordum.
İkisininde içinde fırtınalar kopuyordu.
Onun bana bakışlarından,
Rüzgarın bedenimi yarışından belliydi.
Hava o kadar tanıdıktı ki
Korkmuyorum artık ondan da dünyadan da
Sonunda güneş yeniden doğacaktı.
Biliyordum."

19 Nisan 2014 Cumartesi

Engelleri İzlemek

Hayatta bizi bu yoldan alıkoyabilecek tek şey
Engeller...
Ve ben bu engellere karşı kayıtsızım
Nasıl geçebileceğimi tüm yollarıyla biliyorum
Ama fazla kolay geliyor yani öyle ki bu kadarcık mıydı deyip
Çözüme ulaşmadan öylece izliyorum
Size tavsiyem benim gibi durumlarda kaldığınız da oturup izlememeniz
Harekete geçmeniz
Benim daha fazla zamana ihtiyacım var
Yani bu engeller üzerinde düşünmeye
Yani eğer sorununuz bu değilse hiç düşünmeden bu engeli aşın
Benim sorunum kararsızlık ya da engeli geçmek istememem değil
Sadece ben o engelin sonra da bana neler getireceğin bildiğim için
Bir şeyler kaçırmadığımı da biliyorum
Ve eğer böyle bir durum da değilseniz bir an önce işin içinden çıkmalısınız
Ben.. kendim için de bu sonu hayal ediyorum.

15 Nisan 2014 Salı

Yeni birşeyler..

Ruhuma sinmiş ruhu
Ruhuma dokunan her neyse
Onunla karşılaşıyorum hep
Sanki kalbim önce ondan izin alıyor gibi
Bu derece bir bağımlılık
Benden beklenmeyecek bir davranış
Bu derece kopmaz bir bağ var.
Onunla benim aramda..
Onun hissedemediği ;
Benimse yaşadığım bir bağ.
Benden nefret ediyor muhtemelen.
Ama bilmiyor.
Nefret etse de ona bağlı kalacak şu evrende bir ben varım...


O bağı başka ruhlarla kurmayı denedim.
Kimse onun bana verdiği gibi vermedi ruhunu.
Hepsinin bir amacı vardı.
Bazısı sevgilim olmayı diledi,
Kalbimi çalmayı,
"Sadece arkadaşız" denen türden arkadaşım olmayı deneyenler de oldu.
Ama ben onun ruhuna bağımlı kaldım.
Benzer her ruh benden kaçtı.
İşte ben en iyi bilirim bu yüzden bir şeylerden yoksunluğu...
Onunki gibi bir arkadaşım belki hiç olmayacak.
Ama istiyorum.
Onun ruhunu unutmak istiyorum.
Onun yeri dolmayacak belki hiç ama...
Ben yeni bir "O" istemiyorum.
Ben, benimkine uyan yeni bir ruh istiyorum.

12 Nisan 2014 Cumartesi

...

Uyandım.
Dalgalar sahile vuruyordu.
Deniz havasını son bir kere kana kana aldım ciğerlerime.
Yanımda biri kıpırdandı.
Anladım.
Acımı hafifletmeye gelmişti ; daha da ağırlaştıracağını bilmeden.
Yüzümü ellerinin arasına aldı.
O ana kadar tuttuğumu fark etmediğim nefesimi bıraktım.
ve öptü beni...
Son nefesimde dudaklarıyla birlikte gitti.
Bitti.



11 Nisan 2014 Cuma

Rüyalarımdan Alıntılar.. Yardım...

Hızlı kalp atışlarıyla uyandım,
Dünyanın çığlıklarıyla,
Yardım dileniyordu.
Ölüyorlardı...
Ölüyorduk..
Ölüyordum.

Çok şey..

İnsanlar beni anlayamamaya; ben onları anlayamamaya başlayınca bu hale geldim.
Sanki parçalanmış bir yap-bozum.
Ve beni çözebilecek kimse...
Henüz karşıma çıkmadı.
Herkesi deneyemem.
Kalbim yeteri kadar yorgun.
Sevmeye çalışmaktan ; Sevilmeye çalışmaktan
Nasıl oluyor da 16 yaşında ama bu kadar yorgun olmayı başarıyorum.
Bilmiyorum.
Ama doğru,  hayat kimseye yaşaması gerektiği şeyleri sunmaz.
Bende bunun net bir örneğiyim.
Rüzgara karşı uçmaya çalışan bir kuş gibi hissediyorum
Sonbaharın gelişiyle solmaya başlayan bir papatya gibi
Ölüme yakın gibiyim.
Çabalıyorum.
Zor geliyor her şey.
Ne kadar daha karşı durabilirim rüzgara 
Beni de sıradan yapmadan önce
Çözülmek istiyorum.
Parçalarımı bulmak.
Toparlanmak.
Dağıtmak.
Belkide..
Çok şey istiyorum şu hayattan.

10 Nisan 2014 Perşembe

Teşekkür..

Fark ettim ki teşekkür etmeliyim hayata
Bana bu duyguları tattırdığı için;
Ölümü, korkuyu, aşkı, sevgiyi, mutluluğu, heycanı, tutkuyu, yaşamı, umudu, acıyı, yalnızlığı..
Daha aklınıza ne gelirse
Fark ettim ki
Bunlar için minnet duymalıyım
Şu an olduğum kişiyi bunlar yarattı.
Ben yarattım.
Kendimle gurur duymalıyım.

9 Nisan 2014 Çarşamba

...

"Aldığım her nefes boğazımı yaktı.
Ciğerlerim her bir parçası için havayla savaştı.
Ama yetmedi.
Öldüm..."

4 Nisan 2014 Cuma

Rol

Hayat umrunda değilmiş gibi davranan bir ergen rolü yapmayı seviyorum.
Böylece her şey yolundaymış gibi yapmak, insanlara her gün neden kötü olduğumu anlatmaya çalışmaktan daha kolay.
Bundan suçluluk duymuyor değilim.
İleride belki pişman olacağım ama şu an soru soran bakışlarla uğraşmak istemiyorum.
Elimde avucumda kalan şeyleri korumalıyım.
Bu beni de etrafımdaki insanları da üzüyor ama eğer sıradan bir genç gibi davranmazsam o zaman bana yakın olmalarına izin veririm. 
Gerçek bana..
Ve en son böyle bir şey denediğimde...
Kalbimin biraz daha kırılmasından,
Kötü anılardan,
Aşk dolu konuşmalardan, 
Nefret dolu bakışlardan başka bir şey kalmadı.
Elimde hala paramparça bir  kalpten başka bir şey yok. 
Kapanmayı bilmeyen bir yaradan başka bir şey değil.
Nedense hala yılmadan aşk'a tutunuyorum.
Daha ne kadar kırılabilir bir kalp, bilmeden.
Sadece emin olmak istiyorum belki de.
Aşk'ı gerçekten tadıp 
Değip değmediğini anlamak istiyorum.
Aşk, bunca acıya değer mi?

21 Mart 2014 Cuma

Ben Alıştım.

Uzun zamandır günler ilerlemiyor içimde
Güneş ışığı azaldı
Yakında gene sahte olacağım
Bunlar içimdeki son anlar
Sonra gideceğim
Ve sizin olmamı istediğiniz kişi olacağım
Bir ruh bunu hak etmiyor
Ama ben zaten hep hak etmediğim şeylerle karşılanıyorum.
Alıştım.

Alışmak..
Hayattan alınan en büyük ders belki
Zorunluluk gibi
Yanlış bir şey
Siz siz olun birinin bir şeylere alışmasına engel olun
Yokluğunuza alıştırmayın
Sevgisizliğinize alıştırmayın
Özleminize alıştırmayın
İyi alışkanlık var mıdır bilmem ama alışkanlıklar kötü
Birini bunlara alışmaya zorunlu bırakmayın



18 Mart 2014 Salı

Kendim Olmak.

Adımıza yazılmış olanı yaşarız.
Kimse başkasının hayatını yaşamaz.
Ya da yaşamaya zorlanamaz.
Ben başkası hayallerini gerçekleştirsin diye yaşamak istemiyorum.
Sonradan insanlar ne der diye düşünmeden istediğim bir şey yapmak istiyorum.
Kendi sınırlarım yokmuş gibi.
Ruhum yanlış bedende gibi.
Hak etmiyor.
Ben hak etmiyorum.
Bu yanlış.
Ben hayatımı yaşamak istiyorum.
Sonradan pişmanlık duymak istiyorum.
Kaderimi yaşamak istiyorum.
Değiştirilmiş halini değil.
Bu ben değilim.
Kendim olmak istiyorum.
İnsanların olmamı istediği kişi değil.

12 Şubat 2014 Çarşamba

Söz...

Kendime söz veriyorum.
Artık geçmişi unutacağım ve yeni hayaller kuracağım.
Daha fazla kendimi sevdirmeye çalışmayacağım.
Beni gerçekten sevmek isteyen, tanımak isteyen birini bulacağım.
Orada bir yerlerde bana ihtiyacı olan biri olmalı
Buna tutunmak istiyorum.
Çünkü artık bir sebebim kalmadı.
Bana ihtiyacı olan biri var. Ve onu yüzüstü bırakmak istemiyorum.
Elimden gelenin en iyisi bu olur herhalde...


Translate